28 Temmuz 2012 Cumartesi

Var...

Önümde bir hayat var
lakin sonunu kestiremedigim

Ümitsiz umutlarım var
Miktarını belirleyemediğim ...

Yorgun uykularım
Antika hayallerim
Korkulu rüyalarım var

Issız bir köşe başında
Nacizane yanlizliklarım var

Dur durak bilmeden koştuğum
Irak amaclarım var

Rezil bir dünyada çiçek acmış bir bahçem var
Her çiçeğe sevdanın adını koyduğum

23 Temmuz 2012 Pazartesi

DOĞUKAN EFEME ....(geleceğe mektup )

   Seni sevmekti en güzel şey aslında tam 1 yıl once bugün doğuvermiş bizi dünyaya ortak etmiştin.. Herşey senle güzel sensiz ise anlamsız ve sıkıcı gelmişti.Her adımda seni düşünüyor her cümlem sen kokuyordun oyle guzel bir kokun vardı ki başka hiç bi koku çekmiyordu güzel gelmiyordu artık...Sonra yavaş yavaş herşeyimize ortak oldun . Birlikte yemek yer birlikte guler birlikte uyur olduk sankı saatım sendın artık ve herseyimi sana göre ayarlıyordum ...Gece nobetlerınde hep fotoğrafını sevıyor sabah gelınce doymayacagımı bıle bıle buyuk bır askla senı opuyordum. Senı cok sevıyordum ben kımseyı sevemedıgım kımseyı ozleyemedıgım kadar cok sevıyordum.
     Annen işe başlayacağı için sana bakıcı arıyorduk .Ama seni yabancı bir ele vermek istemıyorduk.Birde baktıkki sonra benden daha ıyı bır dadı bulamaycagız sana .beraber uyanıyorduk oncelerı ayagımda uyuyordun ,daha sonra omuzumda uyumaya basladın ve nerde olursa olsun omzumda uyudun..Nobet cıkıslarımda bazen ıdare bıle edıyordun beni.kendı basına oynuyor bana hıc dokunmuyordun Kahvaltı yapıyorduk bırlıkte oglen yemeklerımız oglen uykularımız vardı hersey bızımdı bız beraber yasıyorduk hayatı..



     Birde baktımki 1 yaşına gelmişsin evet belki hala yürümüyor ve konuşmuyorsun ama bana konuşan yürüyen bir çok insandan daha iyi bir hayat enerjisi veriyorsun.Öncelikle gülüyorsun .Kim olduğu hiç onemli değil herkese heryerde gülüyorsun . Gülmenin nasıl güzel birşey olduğunu öğrettin bize somurtmanın hiç bir fayda sağlamadığını hep gülerek de dünyayı güzelleştirebileceğini öğrettin .Teşekkürler her şey için oğlum iyi ki doğdun ve iyi ki benim mukemmel ve biricik oğlumsun .Bugün düşündüğüm şeyler 2. 3. 23. yaşında da değişmeyecek ben bundan eminim sende emin ol ...(geleceğe mektup)...21.07.2012

6 Temmuz 2012 Cuma

küçük anahtar deliğim
































sana yandım...
hani öyle böyle değil
eriyene kadar ...
her zerremin kaybolup bir olduğu gibi
sadece tek bir madde olarak kaldım
seni sevdim
aslında sevmedim
ama sevdirdin önce baktım ki
kimse yokhep karanlıktayım
küçük bir anahtar deliği gibi kapıyı gösterdin önce
 ve çıkarttın beni aydınlığına
körmüşüm meğer senin aydınlığın olmadan
hovardaymışım meğer
teni zevk sanan
senmişşin herşey heryer
ama görmemişim
anlamsız yaptıkların olsada
en büyük derdin benmişim
bana bu kadar aşıkken ben sana pek bakmamışım ve aslında
sen
sen
sen
anlatılamaz bir rüyasın ..
başını az sonunu biraz hatırladığım
aslında hep korkmuşum başka bir aşktan ama
sen varken kimse giremezmiş penceremden
en kötü günümde sen
en iyi günümde sen varsın
bugun baktımda seni çıkarınca hayattan
 benim bir filmim bile yok ölürken gözleerimin önünden geçecek....
her yanım bu kadar sen ken ben kendime ihanet edemem ..
bu son söz...

3 Temmuz 2012 Salı

ne çok özlemişim ey yeşil seni...

        Apartman fareleriyiz demiştim ya evet cidden öyleyiz bunu köye gidince daha iyi anladım ...doğanın hiç bir harfi olmayan bir yerde yaşıyoruz gerçekten.Belediyenin yaptığı kümes gibi bir iki parka insanlar tıkışıp kalıyor başka hiç bir şey yok.Ne bir renk ne bir koku nede bir emek var oluyor bu ağacı ben diktim demedikten bu sebze benim demedikten sonra neye yarar  o parklar bahçeler senin ürünün olmadıktan sonra....
        Bunları köyde yeşillikle uğraşınca daha iyi anladım.Babam hasta olduğu için bahçeyi sulama işi bana düşmüştü bahçeden 3 4 arık domates,1-2 arık salatalık 1 arıkta patlıcan ekilmişti .Tabi daha olmamışlardı ama yine de uğraştık bir güzel neyse .onları çeşme suyu ile değil kuyu suyu ile suladık tabi bizim evin bahçesinde kuyu var küçükken babam onun içine girerdi onu hatırlıyorum çok korkardım nasıl iner o koca deliğe diye.
     




        Neyse başladık bahçe sulamaya.önce sebzeleri suladık Tabi bu arada bizim ufaklıkta otlarla taşlarla oynamakla meşguldu .. Oda çok sevdi oraları  bence ..Sebzeler bitince  30-40 kadar elma ağacımız var bahçede onları sulamaya başladım.Bi taraftanda elime çapayı aldım ve diplerindeki yabani otları temizledim...yoruldum biraz ama öyle tatlı bir yorgunluktu ki o öyle güzel bir uğraştı ki anlatamam ...
Suyla ,ağaçla otlarla uğraşmak öyle güzel şeylerdi ki uzun bir süre sonra çok hoş vakit geçirdim .
   VE belki de ilk defa insanların neden köylerden şehirlere gelmediğini anladım ...Neden bıraksınlar ki o güzelim doğayı o güzelim yeşilliği neden terkedip bir eve hapsolmak için gelsinler ki....



    yaşlanarak değil yaşayarak ölmek için hayal dünyamın kapılarını açıp gerçek hayata ağaçlar dikeceğim....

   

ruhu genç babam



























zordu benim için tatile kafa dinlemeye gitmişken birde baktım ki babam hasta
Evet kolay olmalıydı aslında 85 yaşında benim babam diyebilirdim ama
2.kez karşılaştığım bir şey babamın hastanede olması zor oldu
o dağ gibi babam en ufak bir çıtırtıda gözleri dolar,konuşamaz olmuştu
eee koca namı değer yozgatlı idi o yorulmaz hiç durmazdı sabahın 6 sında kalkar bahçede tarlada ineklerin yanında vaktini harcardı akşama kadar hiç durmadan bişeyler yapardı
zor du onun için bir hastane odasına tıkılıp kalmak dünyalar onunken
aynı zamanda hala gençti ruhu niye böyle oldum ben diye sorabiliyordu
yaşlıyım demedi hiç babam
ölümü kolayca ağzına alabilen
ama hiç ölmeyecek gibi yaşayabilen biriydi benim babam
hala ayaktasın Allahıma şükür
okulumu bitirdiğimi görsün evlendiğimi görsün torununu görsün diye görsün sıralarken sen hala ayakta idin babam
kimseyi sevmezsin gibi yapmak zorundamıydın bilmiyorum ama biliyorum beni seviyorsun bir kere oğlum demesende başımı okşamasanda biliyorum seviyorsun
haaa sevmesen ne olur benim sevgim ikimizede yeter babacığım sen yeterki yanımda sağ salim otur
o koca heybetinle ve sımsıcak yüreğinle ...

işte geldim

SELAMLAR tekrar saygıdeğer sayfam . Özledik bir birimizi farkındayım ama kafa dinleme gerekıyordu biraz azcık konya azcık köy azcık da alanya kokladım geldim tekrar sehri hapishaneme :) Ama çoğu konuda iyi çoğu konuda kötü bir tatil oldu benim için neyse 3 post yazacağım demiştim başlamanın zamanıdır senle bugün tekrar başlıyoruz ve yazmaya klavyeler de harfler bitene kadar devam ediyoruz


başlasın serüven konuşsun kelimeler sevişsin cümleler saygı değer saYFAM....